Page 14 - Riskli Dergi

RÖPORTAJ / 14 “Böylesine hassas bir dö- kolaydır. Ancak tıpkı son günlerde ya-
şadığımız gibi korkunun, acının, belirsiz-
nemde provokatif içerikli
liğin olduğu anlarda kendimizi güvensiz
ve yetersiz hissederiz. Ve bu hisler öf-
gönderilerden uzak dur-
kemizi farkında olmadan besler.
mak, sürü psikolojisine

tında üzüntü, korku, çaresizlik gibi farklı
aldanmamak ve önceliğin Çünkü aslında yaşadığımız öfkenin al-
duygular yatmaktadır. Bizler de tam
yaşam mücadelesi olduğu- da şu an bu duyguları yoğun olarak ya-
şamaktayız. Öfkeyi ilk hissettiğimiz an
nu unutmamak, gereğin- mümkünse öfkelendiğimiz ortamdan

den fazla deprem görün- ve kişiden uzaklaşmak, sakinleşmek,
kafamızdan nasıl düşünceler geçtiği-
tüsüne ve haberine maruz ni gözlemlemek, öfkenin kaynağı olan
esas duyguyu anlamaya çalışmak öfke-
kalmamak da öfkenin yi kontrol edebilmek için yapılması ge-
rekenlerdir. Tüm bunlar farkındalığımızı
artmasını ve yayılmasını arttırarak öfkemiz karşısında adeta bir

engelleyecek koruyu fak- fren mekanizması görecektir. Farkın-
dalık ve bilinç öfkeyi yener. Öfke bastı-
törlerden” rılması gereken korkunç bir his değil, iyi
yönetilmesi gereken insani bir duygu-
dur. Doğru nefes almak, uyku düzenine
dikkat etmek, özellikle böylesine hassas
bir dönemde provokatif içerikli gönde-
rilerden uzak durmak, sürü psikolojisine
aldanmamak ve önceliğin yaşam mü-
cadelesi olduğunu unutmamak, gere-
ğinden fazla deprem görüntüsüne ve
haberine maruz kalmamak da öfkenin
artmasını ve yayılmasını engelleyecek
koruyu faktörlerdir.

Ve elbette elimiz kolumuz bağlı bir
şekilde olanları izlemekle yetindi-
ğimiz, hatta yemek yediğimizi sı-
cak yatağımızda uyuduğumuz için
suçluluk duygusu hissediyoruz. Bu
normal mi?

Normal mi? Bundan daha insanca çok
az şey var… Empati insan olmanın do-
ğasında var. Ülkece büyük sıkıntılar
yaşadığımız şu dönemde aslında halk
arasında ne kadar büyük bir daya-
nışma olduğunu görüyoruz. Bunun bir
parçası olmak gurur veriyor elbette.